İdol Kadınlar


Gizem Şalcıgil White (Turkish Coffee Lady), Türk Kahvesini, Leyla Celalyan (Turkish Delight) Türk Lokumunu, Dünya Markası yapmak hedefine kitlenmişler.

2012 yılından beri Türk kahvesi kamyonuyla Dünya’yı şehir- şehir dolaşan Turkish Coffee Lady, Gizem Şalcıgil White, yapımcılığını üstlendiği “Anadolu’nun Türk Kahveleri Öyküleri”  belgeseli ile Türk kahve kültürünü Dünyaya tanıtacak. 

Hacı Bekir Lokumların 6. Kuşak Yöneticisi Leyla Celalyan (Turkish Delight) Türk lokumunu Unesco Soyut kültürel miras listesine sokmak amacında.

Türk kahvesi ve Türk lokumu ayrılmaz kültürel parça haline geldiği günümüzde belgeselin lokum bölümü Hacı Bekir mekanlarında gerçekleşti.

Kahvenin kültürel bir fenomen haline gelmesine rağmen, Türk kahvesinin tüm dünyaya kahve kültürünü yaydığının bilinmemesi üzerine, Amerika ile güçlü bağlara sahip Gizem Şalcıgil White, yaptığı tanıtım gezilerinde Türk kahvesine popülerlik kazandırdı. 

Kültürel miras atraksiyonları, tarihi gerçeklere dayanan bilgileri sunmak için, sinemanın görsel işitsel gücünü kullanrak, en iyi medya iletişim aracı olan belgesel film ile anlatımı- tanıtmayı benimsemesi mükemmel bir yol. Böylelikle Turkish Coffee Lady, Kitlelerle toplumlarla rahat iletişim kurarak duyguları ve düşünceleri aktarabilecek  

Türk kahvesinin yurtdışında bir markaya dönüşmesinin sağlamayı hedefliyor.

5 Aralık Dünya Türk Kahvesi Günü’nde gösterime girmesi planlanan “Anadolu’nun Türk Kahveleri Öyküleri”  belgeselinin New York, Washington, Boston, Los Angeles, Las Vegas ve San Francisco gibi başlıca şehirlerde mikro art sanatçısı Hasan Kale’nin sanat gösterileriyle tanıtımı yapılacak.

Türk Kahve Kültürü

Türkçe’de kahvaltı kelimesi “kahveden önce” anlamına gelir. Bu sözcük Türkiye’de kahvenin kültürel önemini göstermektedir. Türk kahvesi, Dünya’daki çoğu kahvenin sunduğu fincanları ile karşılaştırıldığında, içmek için oturmak zorunda bırakılacak şekilde servis edilir.  

Basit oturma eylemi rahatlamayı ve konuşmayı teşvik eder ve bu anlamda Türk kahvesi Türkiye’de sokaklarda sosyalleşmenin odak noktası haline gelmiştir.

Osmanlı İmparatorluğu kahveyi ısıtılmış bir içecek olarak içme uygulamasını geliştirmiştir. Tüm demleme yöntemleri sürecin başlangıcı 16. yüzyıla kadar uzanmaktadır.

Osmanlı  çekirdekleri ateşte kavurup öğüttükten sonra suda kaynatmıştır. Kahve, 1543 yılında Kanuni Sultan Süleyman döneminde İstanbul’da tanıtılmıştır.

Kahve, Osmanlı İmparatorluğunda saray mutfağının vazgeçilmez bir parçasıydı. Sadakati, sır tutma özelliği ve tabii ki kahve yapma yeteneği nedeniyle seçilen Kahveci Şefinin konumu, saray görevlileri listesinin önemli bir parçasıydı.

Çekirdekler kavrulduktan sonra havanlarda öğütülür ve cezvelerde demlenirdi. Şehrin her yerinde kahvehaneler açıldı. Çok geçmeden Türk Kahvesi İstanbul’da sosyal kültürün ayrılmaz bir parçası oldu. 

İçeceğin popülaritesine dikkat çeken falcılar, kahve telvesi kalıntılarının geleceğinize dair heyecan verici bakış açıları sunduğunu keşfettiler.   

Türk Lokum Kültürü

Boğaz rahatlatan anlamına gelen ‟Rahatulhukum” zamanla lokuma dönüştüğü söylenmektedir.

15.y.y.dan beri Osmanlı mutfağında bilinen tatlıdır. İlk dönemlerde lokum üretiminde tatlandırıcı olarak bal, pekmez kullanılırken su bağlayıcı ve kıvam oluşturucu olarak da un kullanıldığı bilinmektedir 

18. Yüzyılın ikinci yarısında Anadolu’nun rafine şekerle tanışmasıyla diğer tatlı yiyeceklerde olduğu gibi lokum üretiminde de rafine şeker kullanılmaya başlanmıştır. Bir Alman bilgin tarafından 1811 yılında bulunan nişastanın lokum üretiminde un yerine kullanılarak uygun şeker ve nişasta bileşimiyle bugünkü lokum üretimi gerçekleştirilmiştir. 

Unun yerini nişastanın almasıyla ortaya çıkan “Türk lokumu” tüm dünyada bilinir hale gelmiştir. İki üç yüz yıldan beri Osmanlı imparatorluğu toprakları içinde çok aranan lokum, 18. yüzyılda bir İngiliz turist tarafından Avrupa‟ya götürülmesiyle ‟Türk Tatlısı” veya ‟Türk Zevki” anlamına gelen ‟Turkish Delight” olarak tanınmaya başlanmıştır 

Bazı kaynaklara göre15. yüzyıldan beri Anadolu’da yapılmaktadır. Kimi kaynaklara göre ise 18. yüzyıl sonunda  Ali Muhiddin Hacı Bekir  tarafından sert şekerlerden sıkılan I. Abdülhamit’in yumuşak şekerleme isteği üzerine açılan bir yarışma neticesi icat edilmiş ve bu yarışmada da Muhittin Hacı Bekir birinci olmuştur. Bununla birlikte ister 18. yüzyıl ister 15. yüzyılda icat edilmiş olsun lokumu seri olarak üreten, popülerleştiren ve Avrupa’ya tanıtan kişinin Ali Muhittin Hacı Bekir olduğu tartışmasızdır.  

Ünlü mikro sanat dehası Hasan Kale gerek kahve çekirdeklerine gerekse küçük lokum ve bademleri üzerine yapacağı minyatürlerle Guinness rekorlara girmesi için gereken sponsorluk görüşmeleri ve planları Hacı Bekir Lokumları firmasıyla sürmektedir.

yilmazparlar@yahoo.com

You May Also Like

More From Author

+ There are no comments

Add yours